Yorumlar
Ekümeniklik iddiası ve İsa’nın çilesinin sütunu… Sizi bugün 585 yılından itibaren Ekümenik ünvanının olduğunu ve 300 milyon Ortodoks Hristiyan’a önderlik ettiğini savunan İstanbul Fener Rum Patrikliği’ne götüreyim. Ekümeniklik unvanı patrikliğe ilk kez, siyasi güç kazanmak isteyen Bizans İmparatoru tarafından verilir. Ekümenik olan diğer kiliseler tarafından bile bu ünvanı kabul edilmez. Yavuz Sultan Selim’in verdiği yetkiler ise sadece Osmanlı sınırları dâhilinde geçerliydi ve ekümeniklik anlamına gelmemekteydi. 1990’lı yıllarda ABD ve AB’nin desteği ! ile yeniden ortaya atılan Ekümeniklik iddiaları, Türk Devleti’nin Laik Anayasası ve Lozan Antlaşmasına aykırıdır. Patriklik içindeki 1600 yılına tarihlenen kilise ise içerdiği bir kutsal emanet ile tüm dünya hristiyanları açısından çok önemlidir. Hz. İsa’nın çarmıha gerilmeden önce bağlandığı ve Romalı askerler tatafından kırbaçlandığı çile sütununun Kudüs dışındaki tek parçası son foto buradadır. Her yıl onbinlerce hristiyan, burayı gezmiş çoğu İstanbul’lunun bile farkında olmadığı bu siyah taşa dokunarak hacı olmaktadır… insta mo.no.no.aware
Fener Rum Patrikhanesi Balat semtindedir. Ortodokslar için oldukça önemlidir. 585 yılından bu yana ekümenik unvanı bulunur. Ayrıca 300 milyon Ortodoks'a önderlik ettiği iddia edilir. Kilisenin Güney kanadında 3 önemli Azize'nin lahitleri bulunur. Ayrıca Kudüs'ten getirilen İsa Peygamberin Romalı askerler tarafından kırbaçlandığı mermer de kilise içerisindedir. İstanbul'un fethinden önce patrikhane Ayasofya idi, fetihten sonra birkaç kez yer değiştiren patrikhane ilk olarak bugünkü Fatih Camisinin yerindeki Havarriyun Kilisesi patrikhane olarak kullanılmaya başlandı, daha sonra 1455'te patrikhane çarşamba civarındaki Pammakaristos Manastırına taşındı. 131 yıl burada hizmet gördükten sonra Fethiye Camisi olarak Camiye çevrilmesi üzerine 1602 yılında Bugünkü Aya Yorgi Kilisesine taşındı ve bu tarihten sonra Fener Rum Patrikhanesi olarak anılmaya başlandı.
Fener Rum Patrikhanesi ya da Kostantiniyye Ekümenik Patrikhanesi, Ortodoks Hristiyanlığı temsil eden Doğu Ortodoks Kilisesi'ni oluşturan 14 otosefal kiliseden biri. Günümüzde İstanbul Başepiskoposu ve Ekümenik Patriği I. Bartholomeos tarafından yönetilmektedir. Doğu Roma İmparatorluğu'nun başkentinde bulunması ve günümüzde de Ortodoks kiliselerinin çoğunun ana kilisesi olması nedeniyle Ortodokslukta özel bir yeri vardır. Ekümenik Patrik diğer Doğu Ortodoks episkoposları arasında "Primus inter pares" eşitlerin birincisi unvanını taşır ve Papa'nın aksine tamamıyla özerk olan otosefal kiliselere müdahale etmez. Buna rağmen dünyadaki yaklaşık 300 milyon Ortodoks Hristiyan'ın temsilcisi ve dini lideri olarak görülür.
Güzeldi ama kilisenin büyük bir bölümünde bulunmaya izin verilmiyordu. Ayın öncesi diye olabilir emin değilim o gün böyle bir hazırlık var mıydı bilmiyorum. Baya uzakta ve kenarda bulunabildik. Bu açıdan hoşuma gitmedi ama mimarisi çok güzeldi. Etkileyici bir yerZiyaret zamanıResmi tatilBekleme süresiBeklemek gerekmiyorRezervasyon önerilirHayır
Tarihi dokusu korunarak günümüze kadar ulaşan harika bir mabet. Mutlaka ziyaret etmelisiniz.Ziyaret zamanıHafta içiBekleme süresiBeklemek gerekmiyorRezervasyon önerilirHayır
Muhteşem korunmuş bir kilise. İçerisinde kudüsten getirilen bir ahşapta var. En önemli eseri bence İsa Çilesinin Sütunu. Hz İsa Romalı askerler tarafından üzerindeyken kırbaçlandığı sütunun bir kalıntısı mevcut.
Ortadokslar için çok önemli olan bu klise de isa nın çarmıha gerilmeden önce kırbaçlandığı mermerin bir parçası bulunmaktadır .. o parçaya dokunarak hacı olan pek çok hristiyan vardır ..üstelik bu klise ekümenik ortadoksların lideri konumune getirilmeye çalışılmaktadır.. tarih boyunca da hep olaylara tanık / sebep olmuştur .. halen aşırı grupların saldırı tehlikesi olduğu için girişte güvenlikten geçersiniz .. giriş tamamen ücretsizdir .. ibadet yapılmadığı zamanlarda orta alan kapalıdır .. yanlarda bazı patriklere ait tabutlar ve onların kemik parçaları vardır .. hristiyanlar için önem arzeden klise dışarıdan mütevazi fakat içeride zengin işlemeleri olan bir yapıdır .. ek olarak rivayet odur ki zamanında Yunan isyanına yardım ettiği düşünülen patrik idam edildiğinde klisenin orta kapısında günlerce bekletilmiştir .. bu nedenle 3 kapısı olan klisenin orta kapısı yası simgeler nitelikte kapalı tutulur .. yas kapısı denildiği gibi kin kapısı olarak da anılır ..
Kilise, eski İstanbul'un tarihi merkezinin kuzey batısında, İstanbul'un Fener Phanar bölgesinde yer almaktadır. Adresi: Sadrazam Ali Paşa Caddesi, Fener 34220, İstanbul. Avlusunda Patriklik binası, kütüphane ve Aya Haralambos Ayazması'nın bulunduğu kilisenin yerinde önceleri Burç Kilisesi adıyla başka bir kilise bulunmaktayken 1614'te başka bir kilise inşa edilmiş ve kilise 1720'de elden geçirilmiştir. Dünya çapında 300 milyon Ortodoks Hristiyanın manevi lideri olarak kabul edilen Ekümenik Konstantinopolis Patrikhanesi'nin merkezi olmuştur. Kilisede Hristiyanlığa ait İsa'nın Kudüs'te zincirlenerek kırbaçlandığına inanılan taş bir kutsal emanet olarak yer almaktadır.[1] Hristiyan şehit Aya Yorgi'ye adanmış kilise, çok sayıda önemli hizmetin bulunduğu bir yerdir. Patrik gerekli zamanlarda Kutsal Perşembe'yi kutsadığı yerdir. Eskiden Ortodoks Kilisesi'nde tek bir patrik bütün Ortodoksları kapsayarak Kutsal Perşembe'yi kutsarlardı. Ancak, şimdi serbest kiliselerin çoğu kendi Kutsal Perşembelerini kutsamaktadır. Kilise sabah 8.30 ile 16.00 arasında halka açıktır, ancak bazı fanatik grupların saldırı olasılığına karşı bir önlem olarak güvenlik önlemleri çok sıkıdır. Yunanistan ve diğer Ortodoks ülkelerinden hacılar tarafından ziyaret edilmektedir. Kilisenin arkasında Patrikhane ve Patrikhane Kütüphanesi ofisleri bulunmaktadır. Patriklerin merkezi haline gelmeden önce bir manastırın parçası olan kilise, dışarıdan etkileyici değildir, ancak iç kısmı cömertçe dekore edilmiştir.
Büyüleyici güzellikte bir yer. İçeriye girdiğinizde duvarlardaki işlemelerin detaylarına hayran kalacaksınız. Tarihi atmosferi sonuna kadar yaşatıyor, mutlaka gezilip görülmesi gereken bir yer.
Çok etkileyici Bir mimarisi ve değişik bir kokusu var ibadet alanlarında olan o alışık olupta anlatamadığımız manevi duygular burada da yeterince yoğun yaşanıyor.