facebooktwitterpinterest

Şehitler Mahallesi adresi, iletişim bilgileri

Şehitler Mahallesi

Hakkında

­Şehitler Mahallesi Muhtarlığı

Hasan Dede Kültür Tanıtma ve Dayanışma Derneği

Şehitler Mahallesi Gençlik Kolları

Yönetimindedir.

Hikayemiz

TARİHÇEMİZ
Osmanlı İmparatorluğunun ilk zamanlarında İnegöl ve çevresi Bizans İmparatorluğu'nun elindeydi. Şu anda Şehitler Köyü nün bulunduğu yerde de Thomas adında bir Rum'un çiftliği bulunmaktaydı. Takriben 1350 yıllarında Ankara civarlarından gelen Hasan Dede isminde bir Alevî dedesi bu bölgeye yerleşmiş ve çevresine Türklüğü, İslâmı ve Tasavvufu aşılamıştır. Köyün kurucusu Hasan Dedenin gelişinden sonra, çok sayıda Türk ailelerinin gelip buraya yerleşmesi ile de köy oluşmuştur.

Köyün ilk adı olan Thomas daha sonra halk tarafından, Doma diye telâffuz edilince, 1960 yılına kadar köyün adı Doma köy diye anılmıştır.

1960 yılında yaşanan askeri müdahale sonucu, Türkiye'de ki yabancı kökenli kasaba, köy, mahalle ve sokak adları Türkçe adlarla değiştirilmiş, Doma köyünün adı da köye yakın bir arazinin isminden esinlenerek ve köylüye haber verilmeden Bekçeviz köyü olarak değiştirilmiştir. Köyün Aşığı Nezir Erdil'in ifade ettiği gibi köye verilen yeni ismi halk içine sindirememiş ama 1972 yılına kadar yani, 12 yıl süre ile köy bu adla anılmıştır.

1972 yılında, köy muhtarının başkanlığında toplanan Köy İdare Heyeti, köyün adının değiştirilmesini görüşmüş, köy idare heyetinde bulunan Aşık Nezir Erdil'in önerisini kabul ederek, köyün adının Şehitler köyü olarak değiştirilmesine karar verilmiş ve konu ilgili makamlara gerekçesiyle duyurulmuştur. İlk etapta köylün yeni ismi kabul edilmemiş, bilâhare Aşık Nezir Erdil'in kişisel gayreti ile onaylanmış ve 1972 yılında köyün adı Şehitler Köyü olarak tescil edilmiştir.

Burada şu soru akla gelebilir. Köyün adı neden Şehitler Köyü olarak değiştirildi? Bunu Aşık Nezir Erdil şöyle açıklamıştır. Kurtuluş savaşında köyümüz işgalci Yunanlılar tarafından yakılıp, yıkılmış ve köy halkından 150 kişi şehit edilmiştir. Ayrıca köyün girişinde bir şehitlik vardır: Orada da yedi askerimiz şehit edilmiştir, bilâhare oraya bir şehitler anıtı yapılmıştır. İşgal sırasında Hasan Dede'ye ve köyümüze ait, bizce kutsal sayılan, birçok eşya ve belge de yok edilmiştir. Yani köyümüz aynı zamanda Kurtuluş Savaşı şehitlerini de sinesinde barındırmaktadır. Buradan hareketle, köye en çok yakışacağını düşündüğüm Şehitler Köyü ismini teklif ettim ve ilgili makamlarca bu ismin kabul edilmesi için de uzun uğraşı verdim.

Hasan Dede Kimdir? Nereden Gelmiştir?

Yaptığımız araştırmalarda, yazılı kaynaklarda Hasan Dede hakkında herhangi bir bilgiye rastlanılmamıştır. Köyde konuştuğumuz kişiler, Bursa Yazma ve Eski Basma Eserler Kütüphanesi 4325. demirbaş numarasında kayıtlı olan Fal biha Haza Kitab-ı Muhammed adlı eserde Hasan Dede ile ilgili bilgilerin olduğunu söylemişlerdir. Adı geçen kitap bulunarak incelenmiş, eser Hasan Dede'den değil, Alevî şairlerin şiirlerinden örnekler vermektedir. Bu bakımdan Hasan Dede hakkındaki bilgileri köyün dedesinden, (Köyün dört dedesi vardır. Her sene birisi bu görevi üstlenmektedir. Büyüklerin hepsi vefat ettiğinden şimdi bu görevi çocuklar yerine getirmektedir. Bu dedelerin görev sırası da şöyledir. Haydar Dede, Ali Dede, Müslim Dede, Ali Koç Dede) Şehitler Köyü Koruma ve Yaşatma Derneği Eski Başkanından, köy muhtarından, türbedarından ve köy halkından derledik.

Aşık Nezir Erdil'in Hasan Dede'nin bu bölgeye gelişi ile ilgili derlediği ve Hasan Dede Türbesinin içinde duvara asılı olarak bulunan tarihçede şunlar yer almaktadır.

Miladi 733 yılında Medine'de dünyaya gelen 7. İmam Musayı Kazımı, Abbasi Halifesi Harun-i Reşit Bağdat'a çağırmak suretiyle zehirleterek şehit etmiştir. Miladi 788 yılında Musayı Kazım'ın 18 oğlundan biri olan İmam Rıza, babasının yerine geçerek imamlık görevini sürdürmüştür. Diğer 17 oğlundan gelen seyitler kendilerine inanan ehlibeyt taraflarını ilim ve irfan yönünden eğiterek fikirlerini yaymaya çaba sarfetmişlerdir.

Hiçbir politika ve siyasete karışmayan, sadece Tanrı ve insan sevgisini kitlelere aşılayan, şahsi menfaatlerinden ziyade toplum menfaatini düşünen bu seyitlerden birisi Bağdat'da rahat ve huzur bulamayınca Horasan'a göç edip oraya yerleşmiştir. Aliyul Buka adındaki bu seyit (M. 1046) yılında dünyaya gelip 1166 yılında ölen Muhammet Hanefi neslinden hoca Ahmet Yesevi'ye intisap etmiştir.

Horasan, Türkistan, Nişanbur, Buhara, Belh, Yesi ve Sayran şehirleri havalisindeki binlerce halifeleri tasavvuf yönünden yetiştirerek, 1071 Malazgirt savaşında Bizans'ı ağır bir yenilgiye uğratan büyük komutan Alpaslan'ın, ilk açtığı geçitten yararlanan Hoca Ahmet Yesevi'nin halifeleri, Anadolu'ya akın akın geçerek, belirli bölgelerde görev almışlardır.

Selçuk Türklerinin bu galibiyetleri neticesi, Anadolu da şu Türkmen Beylikleri kurulmuştur.

1- Saltuklular (1092-1201)

2- İzmir Beyliği (1081-1092)

3- Arkutlular (1101-1409)

4- Mengüçlüler (1118-1250)

5- Danişmentler (1092-1178)

Niksar, Tokat, Çorum, Kastamonu ve Çankırı dolaylarında Türk ve İslâmlaştırma görevini üstlenen Danişmentliler grubu içinde Hoca Ahmet Yesevi halifelerinden Horasan Erenlerinden Hacı Muradi Veli'de vardı. Türbesi Çankırı ilinin Eldivan ilçesinin Seydi köyünde olan Hacı Muradı Veli çağın tanınmış evliyalarındandır. 1982 yılında TRT'de yayınlanan Dünden Bugüne Ahilik programında ilk sırayı almıştır.

Anadolu'nun tamamına yakınını hakimiyetleri altına alan Selçuklular, bir taraftan Bizans'ı diğer taraftan Haçlı seferleri ve Moğolların baskın ve yağmalarından güçsüz düşerek Anadolu 10 küçük beyliklere bölündü. Bu beyliklerden Ertuğrul Gazi'nin oğlu Osman Bey Söğüt kasabasından hareket ederek ilk önce 1299'da İnegöl'ü zaptetti. 1301'de Yenişehir alındı. 1303'de İznik kuşatıldı. Bu savaşta Osman Gazi'nin değerli komutanları vardı. Bunlardan Akça Koca, Konur Alp, Turgut Alp, Kara Mürsel ve Abdurrahman Gaziler büyük yararlılıklar göstermişlerdir. Tarihi bir gerçektir ki Selçuklu hükümdarları olsun, Osmanlı padişahları olsun yanlarında yer alan manevi değeri büyük olan evliyalar bulunmuşlardır. Tarihi bir belge bulunmamakla birlikte büyük bir ihtimalle bu bölgedeki harekata, Hacı Muradı evlatlarından Hasan Dede'nin de katıldığı kuvvetle muhtemeldir. Thomas adında bir Rum çiftliği olan bugünkü Şehitler köyünün, küçük bir yerleşme merkezi olduğu rivayet edilmektedir.

Hasan Dede'nin yerleşmesi ve sonradan Şabanözü kazası tarafından gelen Akalar, Çonalar ve Kahyalar ailelerinin köye yerleşmeleri ile köyün adının Doma olarak değiştirildiği söylenmektedir.

Doma Köyü 1919-1920 İstiklal savaşında Yunanlılar tarafından iki defa yakıldığından, Hasan Dede'ye ve tarikatına dair kutsal emanetlerin de yakıldığı, yaşlılar tarafından söylenmektedir.

İstiklal Savaşında köyden 152 kişinin, ordudan da 7 askerin şehit olduğu gerekçesiyle köyün adı 1972 yılında müracaat edilerek, Şehitler olarak değiştirilmiştir.

1326 Bursa'nın alınmasında, Horasan erenlerinden komşumuz, Baba Sultan köyündeki türbesi Orhan Gazi tarafından yaptırılan Geyikli Baba ve Antalya'nın Elmalı ilçesi Teke köyünde Türbe ve tekkesi olan Abdal Musa'nın da büyük yararlılıklar gösterdiği bir gerçektir.

Hasan Dede'nin evlatlarından birinin baba yurdu olan Şabanözü taraflarına giderek yerleştiği ve halen Şabanözü kazasının, Bulgurcu köyünde (Bektaşoğlu) ve Çubuk kazasının Garkın köyünde (Eroğlu) ailelerin yaşadıkları bilinmektedir. Aynı soydan Şehitler Köyünde de halen dört aile yaşamaktadır.

Konuşmamız sırasında Aşık Nezir Erdil, şu açıklamayı yapıyor. Alevîlik ve Bektaşilik birbirine yakın olmasına rağmen, bunların birbirinden ayrıldığı ince noktalar vardır. Hz. Ali Hz. Fatma soyundan ve On iki imam neslinden gelen ocakzâdelere Alevî denir. Hacı Bektaş-ı Veli'nin Anadolu'ya getirdiği, Alevî kültürü içerisinde yetiştirdiği babalara da Bektaşi deniliyor. Bu tarife göre Şehitler köyünde yaşayanlar Alevi olmaktadır.

12 imamın neslinden gelen Alevîlik ocaklarından biri de Hasan Dedenin soyundan gelen Hacı Muradı Veli ocağıdır. Hacı Muradı Veli Çankırı iline bağlı, Eldivan ilçesinin, Seydi köyünde yatmaktadır.

Hasan Dede'nin Menkıbevi Hayatı:

Hasan Dede'nin Şehitler Köyüne gelişi ve ondan sonraki hayatı için bir çok menkıbeler anlatılmaktadır. Biz 20'nin üzerinde menkıbe derledik. Daha sonra yaptığımız çalışmada anlatılan bazı menkıbelerin hemen hemen aynı olduğunu gördük. Bu bakımdan bize kaynak kişilik edenlerden, bizim üzerimizde etki bırakan, gerçekten bu konulara gönül vermiş insanların anlattıklarına itibar ederek, onların anlattıkları menkıbeleri aldık.

Alevîler, Cem ayini yaparken o toplumun içerisinden ikrar alan kadınlardan biri, ikrarını bozuyor. O dönemde ikrarını bozanlar ıslah olsunlar diye, cemiyete alınmıyor. Kadın da kendisinin cemiyetten dışlanmasını gururuna yediremiyor ve bunu onur meselesi yapıyor.

Alevîler Cem evinde ayin yaparlarken, kadın bunu fırsat bilip, kendisini dışlayanlardan intikam almak için, o zamanın kolluk kuvvetlerine giderek, Alevîler toplanıp devlet aleyhine propaganda yapıyorlar. İnanmazsanız gidin kendi gözlerinizle görün. diyerek şikayette bulunuyor. Devlet ise o dönemlerde bu tür toplanmalara ve ayinlere pek sıcak bakmıyor.

Cem ayinleri yapılırken, dışarıdan gelen tehlikelerin önlenmesi ve içeride ayin yapanların güvenliklerinin sağlanması maksadıyla, cem yapıldığı zaman, cem evinin önünde iki nöbetçi gözcü bulundurulur. Bu gözcüler, dedenin emri ile görev yaparlar. Zamanın kolluk kuvvetlerinin Cem evini basmaya geldiklerini içeriye haber verirler. İçerideki ayini de Hasan Dede yönetmektedir. Hasan Dedenin gücü o sırada devreye girerek. Kapının önündeki gözcüler çoban köpeği kılığına bürünüyor. Gelen zaptiyelere Cem evi bir koyun ağılı, orada toplanan talipler ve canlar da zaptiyelere koyun gibi görünüyor. Dede de gülbenk çekerek, Allah Allah diye seccadeye kapanıyor. Dede'nin baş tarafı da çoban şeklinde görünüyor. (Bir başka anlatış şeklinde dede çoban kılığında elindeki değnekle önündeki kabı karıştırarak köpeklere yal hazırlayan çoban kılığında görünmektedir.) Gelen kolluk kuvvetleri bu manzara karşında, kadının şikayetinin yalan olduğunu tespit eder ve kadını cezalandırır.

Bu olaydan sonra, bundan sonra burada bize huzur olmaz diyerek orada yanan ateşten bir odun parçası, yani köseyi alır ve havaya fırlatır Bu köse nereye düşerse, bundan sonra benim mekanım orası olsun der.

Hasan Dede bulunduğu bölgeden yola çıkar. Aradan bir zaman geçtikten sonra İnegöl'e gelir. İnegöl'e geldiğinde, şimdiki Şehitler köyünün karşısında Ağıl dağının olduğu yerde (Eskiden Ankara yolu buradan geçermiş.) kösesinin hâlâ yanmakta olduğunu görür. Karaağaç buradadır. Bundan sonra benim mekanım burasıdır. der ve buraya yerleşir.

Bu yanan ağaç zamanla düştüğü yerde yeşeriyor ve kocaman bir ağaç oluyor. Bunu, Hasan Dedenin kerameti olarak sayan halk bu ağacın olduğu yerde adaklar adarmış. Fakat bu ağaç Kurtuluş savaşı sırasında, köyün Yunanlılar tarafından işgal edildiği zaman birçok kutsal emanetlerle birlikte Yunanlılar tarafından yakılmış. Sadece kuru bir gövde kalmıştır. Buna halk karaağaç adını vermiştir. Bu ağaç şimdi köyün içindedir. Ve camla kapatılarak koruma altına alınmıştır. Karaağacın yan tarafında da çok küçük bir oda bulunmaktadır. Adak adamak isteyenler burada mum yakarlar. Karaağacın ön tarafında ise köylüler Hasan Dede'nin üzerine oturduğu taşın olduğunu fakat yol yapımı sırasında bu taşın üzerinin kapatıldığını belirttiler.

Hasan Dede'nin gelip yerleştiği yer Thomas adında bir Rum'un çiftliği imiş. Köyün sınırları içinde bulunan Işıl Tepe, şimdiki adı Yıldız mağara denilen bir yer vardır. Thomas ve hanımı her akşam burada bir ışık görüyorlar. Meraklarını yenmek için tepenin bulunduğu yere gittiklerinde yüzü nurlu, son derece heybetli ve güzel bir insan olan Hasan Dedenin orada yaşadığını görüyorlar. Onunla tanışıyorlar ve evlerine davet ediyorlar. Ve Hasan Dede'yi alıp birlikte evlerine geliyorlar. Hasan Dede'nin fırlattığı Kösenin düştüğü yerin hemen yanı da Thomas'ların eviymiş. Hasan Dede'yi bir müddet misafir ediyorlar. Thomas'ın hanımı gece kalktığında, Hasan Dedenin yattığı yerin çevresinde parlak bir ışık görüyormuş. Meğerse Hasan Dede'nin uyuyan bedeni etrafa ışık saçıyormuş. Thomas'ın hanımı ona hayran oluyor.

Thomas ailesinin de yetişkin bir kızları varmış. Bu kızlarını Hasan Dedeyle evlendirmek istiyorlar. Thomas'ın hanımı, Hasan Dedenin kendi dinlerine geçmesini istiyor. Hasan Dede bunu kabul etmiyor. O kabul etmeyince kız Müslüman olmaya karar veriyor. Ve evleniyorlar. Hasan Dede'nin bu evlilikten biri Bektaş, biri de Murat adında iki oğlu oluyor.

Karaağacın bulunduğu yerde bir taş vardır. Hasan Dede de bu taşın üzerinde oturmaktadır. Bu yoldan da kervanlar geçmektedir. Talibleri bu yoldan geçerken onu görüyorlar ve tanıyorlar. Hasan Dedeye Taliplerin seni her yerde aradılar, senden haber alamayınca kahrettiler, hayata küstüler. Köyde her gün ağlaşma ve göz yaşı var. Gel etme-eyleme köye, geri dönelim. derler. Kervandakiler, Hasan Dede ile görüşüp konuştuktan sonra Hasan Dede onlara Ben kahrettim oralardan, buralara geldim. Beni buralarda gördüğünüzü sakın söylemeyin, eğer sözünüzü tutmayıp da beni gördüğünüzü ve yerimi, söylerseniz, söylediğiniz anda ölürsünüz. der. Kervan ve kervandakiler bir süre sonra memleketlerine dönerler. Fakat içlerinden biri onun taliplerinin fazla üzüldüğünü görünce Hasan Dedeyi gördüğünü söylemeye karar verdi. Fakat daha önce çocuklarını orada bulunan insanlara emanet eder. Hasan Dedeyi gördüğünü ve onunla konuştuğunu, yerini söyler ve orada ölür.

Hasan Dede'nin İnegöl'ün Thomas köyünde yaşadığını öğrenen taliplerinden dokuz aile bu köye göç eder. Bu aileler Kahyalar, Çonolar, Mansurlar, Karabeyler, Sakalar, Akalar ve bu aileler ile yakınlığı olan üç aile. Bunlar köyün ilk nüfusunu teşkil ediyorlar.

Hasan Dede Köye yerleştiğinde yani 600 sene önce köyün arazisi kurak ve çorak bir arazi imiş. Hasan Dede köye geldikten sonra, köyün bu durumunu görünce Allah'a niyazda bulunuyor ve bir kaynaktan bol su fışkırmaya başlıyor. bu su halen akmaktadır. Suyun özelliği yaz mevsiminde akmakta, kış mevsiminde de kendiliğinden kesilmektedir. Köylüler bu durumu Hasan Dede'nin kerameti olarak görürler.

Bu su için ayrıca şu menkıbe de anlatılmaktadır. Hasan Dede'yi buradan götürmek için talibleri çok ağlıyorlar. Hasan Dede bunun üzerine Bu gözyaşları burada gürleyip, gür su olsun ve gür su zemzem olsun aksın. diyor ve bu su böylece meydana geliyor. (Bu suyun kaynağının çıktığı yer Tatlı Dede türbesinin bulunduğu yerdir.) Hasan Dede buradan gitmiyor. Fakat oğullarından birini onlarla gönderiyor. Rivayete göre, bu suyun bir kolunun burada bir kolunun da, Ankara'da olduğu söylenmektedir.

Köyün çevresinde Hasan Dede'nin sülalesine ait 12 mezar vardır. Bu mezarların köyü koruduğu inancı vardır. Özellikle yaz akşamları kudüm sesleri işitildiği bu kişilerin birbirini ziyaret ettiği inancı yaygındır.

Adres: Şehitler Köyü, 16400 İnegöl



ilgili aramalar: inegöl şehitler köyü şenlikleri, inegöl karalarda satılık arsa, şehitler köyü şehitler mahallesi inegöl bursa, inegöl şehitler köyü satılık arsa, inegöl tarla fiyatları, sahibinden inegöl şehitlerde satilik tarla
Şehitler Mahallesi'nin yakınındaki benzeri yerler
By Form mobilya By Form mobilya 4 km inegöl de mobilya üretimi toptan ticareti -mobilya üretim pazarlama san tic ltd şti ...
Dez Turizm Dez Turizm 10 km Seyahat çözümleri için doğru adres...
İnegöl - Türkiye İnegöl - Türkiye 10 km İNEGÖL'ÜN EN GÜNCEL FACEBOOK SAYFASI
İNEGÖLSPOR İNEGÖLSPOR 10 km Vatanı Korumak, Şehrini Savunmayla başlar.. Sadece İNEGÖLSPOR Resmi sayfa değildir İ...
Günaylar Öz inegöl tur turizm Günaylar Öz inegöl tur turizm 10 km 19 & 27 ve 45 kişilik araclarımızla şehirler arası D2 belgemizle Tur Gezi Düğün ve Ce...
Beyhan tour Beyhan tour 10 km Güler yüzlü yüksek kalite ağıyla hizmet veriyor
Mis Dilla Tur Mis Dilla Tur 11 km Bazen yanıbaşımızdaki, bazen de uzaklardaki güzellikleri keşfetmenize, Mis Dilla Tur ...
EKMEL TOUR Hac ve Umre Organizasyonları EKMEL TOUR Hac ve Umre Organizasyonları 11 km Kesinlikle tavsiye etmiyorum verilen sözlerin karşılığı yok
İnegöl İnegöl 11 km İnegöl is a city (center of the İnegöl district) in the Bursa Province of Turkey. It ...
Gezginler Bursa&İnegöl Gezginler Bursa&İnegöl 11 km Kültür Turları Organizasyonu
Klas Tur Klas Tur 11 km İnegöl'de en iyisi bubence, cesit cok
Ewi Dizayn Ewi Dizayn 12 km Yaptığimız koltuk modelleri
Bu İçeriğe Yorum Yap