Yorumlar
Çok uzun zaman olmuştu Gülhane parkına uğramayalı. Kısa bir ziyaret de olsa, bir zaman aralığında, akşam saatinde ön kapısından içeri daldım. Gülhane parkına girince, şehrin o dayanılmaz gürültüsünden, yoğunluğundan, betonlaşmış yapısından çıkıp, bambaşka bir dokuya geçiyor insan. Tabi bunlara sebep, Gülhane parkındaki yüzlerce yıllık muhteşem anıt ağaçlar. İBB'nin yeni döneminde doğaya verilen önemle, çok daha bakımlı, yeni detaylarla zenginleştirilmiş, insanlara yönelik çok güzel ve yararlı yenilikler yapılmış. Kalma zamanım sınırlı olduğu ve de çok yorgun olduğum için, sadece belli bir bölümünde kalabildim. Yaz sıcağında havuz başında serin suların etkisi harikaydı. Birbirine bağlantılı, üstünde köprüler yapılmış süs havuzları çok tatlıydı. Su seviyesinin sadece ayakları sokacak kadar alçak olması çok iyi düşünülmüş. Çocuklar çok keyifliydi. Fıskıyenin serinliğinde, o muhteşem ağaçlarla dolu cennet gibi alanda, tepelerde uçuşan küçük yeşil papağanların bağırışlarını dinleyerek yeniden enerji doldum. Hafta içi, akşam saatiydi. Yoksa çok, çok daha kalabalık olurdu etraf. Bu arada İBB'nin, halkın yoğunlukla yararlandığı alanlara yaptırdığı, doğaya uyumlu genel tuvaletlerini de en uygun köşeye konumlandırmış olması da harikaydı, alkışlıyorum. Dediğim gibi çok kısa bir zaman aralığında orada bulunduğum için, daha ileri bölümleri gezemedim. Sarayburnu taraflarına bakan bölümlerde neler yapılmış göremedim, inşallah kısmet olursa bir dahaki sefere, yeterince gezebilmek umuduyla...
Gülhane Parkı, 1480’li yıllarda Osmanlı İmparatorluğu döneminde Topkapı Sarayı’nın dış bahçesiymiş ve içerisinde gül bahçelerini barındırıyormuş. Atatürk ise halka latin harflerin ilk defa bu parkta 1 Eylül 1928 tarihinde göstermiş. 2003’te tekrardan restore edilen parkın içerisinde Gülhane Sarnıcı, İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, Gotlar Sütunu ve Bilimler Tarihi Kütüphanesi bulunuyor. Sarnıç ve kütüphaneye giriş ücretsiz. Müze’ye ise müzekart ile girebilirsiniz. 18.5 metre yüksekliğindeki, 1700 yıllık Gotlar Sütunu ise parkın yukarı doğru olan kısmında bulunuyor. Yazın haftasonları kalabalık olmasına rağmen, laleleriyle, yeşillik bahçeleriyle oldukça güzel bir park. Uğramadan geçmeyin derim. Giriş ücretsiz.Ayrıca 1856 Tanzimat fermanının ilanı Topkapı sarayının hemen ardında yer alan Gülhane Parkında okunmuştur. Hem tarihi hem turistik bir mekan olarak yabancılar açısından da çokça tercih edilir bir yer Gülhane Parkı.Gülhane parkı, sakinliği yeşilliği ve çiçekleri ile yaz günleri gerçekten gezilmesi ve en azından bir bankta oturulması gereken çok güzel bir koruluk ya da park. Ancak İstanbul'a yakışmayan birçok avarenin, maalesef ki yalanına uğramış, adeta piknik alanı gibi kullanılan, çiçeklerin üzerine malak gibi yatarak fotoğraf çeken bazı kendini bilmezler, parkı adeta halka zehir etmişler. Kapıya güvenlik koymak yetersiz. Park içinde koruma amaçlı güvenlik görevlileri de gezmeli ve bu talancılara gerektiği gibi uyarıda bulunmalı, parkı bitirmeleri ne engel olmalı. Eskiden yapıldığı gibi festivaller, konserler yapılmalı, mesela Park içinde gerekirse belediye görevlisi ya da izniyle pamuk şeker gibi, macun gibi, kağıt helva-dondurma gibi nostaljik ürünler satılarak daha alaTurka bir hava estirilmeli. Ama bu durumda güvenlik ve temizlik görevlilerine daha çok iş düşecektir. Herkese eğlenceli ve keyifli bir ziyaret- gezi temennisiyle...
Gülhane Park gezilebilecek ve dinlenilebilecek mükemmel yer parkın içerisinde bilişim müzesi var. Tavsiye ederim, 18 yaş altı çocuklara ücretsiz ancak yanında mutlaka kimlikleri olacak yanlarında 1 veli girebilir. Veli ücreti 50 TL
Gülhane parkı, sakinliği yeşilliği ve çiçekleri ile yaz günleri gerçekten gezilmesi ve en azından bir bankta oturulması gereken çok güzel bir koruluk ya da park. Ancak İstanbul'a yakışmayan birçok avarenin, maalesef ki yalanına uğramış, adeta piknik alanı gibi kullanılan, çiçeklerin üzerine malak gibi yatarak fotoğraf çeken bazı kendini bilmezler, parkı adeta halka zehir etmişler. Kapıya güvenlik koymak yetersiz. Park içinde koruma amaçlı güvenlik görevlileri de gezmeli ve bu talancılara gerektiği gibi uyarıda bulunmalı, parkı bitirmeleri ne engel olmalı. Eskiden yapıldığı gibi festivaller, konserler yapılmalı, mesela Park içinde gerekirse belediye görevlisi ya da izniyle pamuk şeker gibi, macun gibi, kağıt helva-dondurma gibi nostaljik ürünler satılarak daha alaTurka bir hava estirilmeli. Ama bu durumda güvenlik ve temizlik görevlilerine daha çok iş düşecektir. Herkese eğlenceli ve keyifli bir ziyaret- gezi temennisiyle...
Gülhane Parkı, İstanbul'un kalbinde yer alan tarihi ve doğal güzellikleriyle büyüleyici bir mekan. Bu park, ziyaretçilerine huzur veren geniş yeşil alanları, gölgeli ağaçları ve çiçeklerle bezenmiş bahçeleri ile bir nefes alma fırsatı sunuyor. Tarihi değeri ise Osmanlı İmparatorluğu'ndan günümüze kadar uzanır ve park içerisinde bulunan Gülhane Kütüphanesi ve Gülhane Kasrı gibi yapılarla da hissedilir. Yürüyüş yapmak veya sadece doğanın tadını çıkarmak isteyenler için ideal bir mekan olan Gülhane Parkı, İstanbul'un kaotik atmosferinden uzaklaşmak ve dinginliği bulmak isteyenler için mükemmel bir seçenektir.
Gülhane Parkı, 1480’li yıllarda Osmanlı İmparatorluğu döneminde Topkapı Sarayı’nın dış bahçesiymiş ve içerisinde gül bahçelerini barındırıyormuş. Atatürk ise halka latin harflerin ilk defa bu parkta 1 Eylül 1928 tarihinde göstermiş. 2003’te tekrardan restore edilen parkın içerisinde Gülhane Sarnıcı, İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, Gotlar Sütunu ve Bilimler Tarihi Kütüphanesi bulunuyor. Sarnıç ve kütüphaneye giriş ücretsiz. Müze’ye ise müzekart ile girebilirsiniz. 18.5 metre yüksekliğindeki, 1700 yıllık Gotlar Sütunu ise parkın yukarı doğru olan kısmında bulunuyor. Yazın haftasonları kalabalık olmasına rağmen, laleleriyle, yeşillik bahçeleriyle oldukça güzel bir park. Uğramadan geçmeyin derim. Giriş ücretsiz.
Keyifli bir yürüyüş için çok büyük bir park, bazı pahalı restoranlar ve çocuk oyunları var. Durma zorluğundan dolayı parka araba ile değil toplu taşıma araçları ile ulaşmak tercih sebebidir. Lale Festivali'ni görmek için en iyi zaman Nisan ayıdır.
İstanbul Gülhane parkı tarihi mekanların ortasında kalmış devasa çınar ağaçların arasında renk renk çiçeklerle süslenmiş bir alanda yer almaktadır. Keşke hiç beton olmadan kullanılsa daha iyi olurdu. Ortam temiz dinlenme alanları mevcut. WC konulmuş ve temiz. Giriş ücretsizdir. Lütfen temiz tutalım. Etraftaki tarihi yerleri gezmeyi unutmayın.
Gülhane Parkı, 1480’li yıllarda Osmanlı İmparatorluğu döneminde Topkapı Sarayı’nın dış bahçesiymiş ve içerisinde gül bahçelerini barındırıyormuş. Atatürk ise halka latin harflerin ilk defa bu parkta 1 Eylül 1928 tarihinde göstermiş. 2003’te tekrardan restore edilen parkın içerisinde Gülhane Sarnıcı, İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, Gotlar Sütunu ve Bilimler Tarihi Kütüphanesi bulunuyor. Sarnıç ve kütüphaneye giriş ücretsiz. Müze’ye ise müzekart ile girebilirsiniz. 18.5 metre yüksekliğindeki, 1700 yıllık Gotlar Sütunu ise parkın yukarı doğru olan kısmında bulunuyor. Yazın haftasonları kalabalık olmasına rağmen, laleleriyle, yeşillik bahçeleriyle oldukça güzel bir park. Uğramadan geçmeyin derim. Giriş ücretsiz. Piknik alanı: Piknik alanı mevcut.
güzel yemyesil bir park ancak asırlık ağaçlar olmasa gayet sıradan olurdu. onu güzel yapan o tarihi dokusu