ANASAYFA
FİRMA EKLE
HARİTALAR
Gizlilik
Kullanım
Firmayı Düzenle | Veysel Karani, Siirt
Firma Adı (*):
Hakkımızda:
Hakkında Sükut bürünmüşse dillere ; __Yara derindir.. Yara derinse ; __ALLAH kerimdir Hikayemiz VEYSEL KARANİ’NİN HAYATI Hz. Veysel Karani`nin 555-560 yılları arasında doğduğu tahmin edilmektedir. Doğum yeri Yemen`in Karen Köyüdür. Babasının ismi Amir`dir. Kendisinin asıl ismi Üveys b. Amir-i Karenî`dir. Dört yaşında iken babası vefat eder. O, annesinden başka kimsesi bulunmadığından bin bir güçlükle; herhangi bir tahsil görmeden, semavi dinlere ve kitaplara ait herhangi bir bilgisi olmadan, büyür. Fakat doğuştan kendisinde tek tanrı inancı mevcuttur. Onun bu hislerini fark eden insanlar onunla alay ederler. Kendisini anlayan ve dinleyen tek insan ise annesi idi. Çalışıp annesine bakabilecek çağa gelen genç Üveys, kendisiyle alay eden, kendisini anlamayan insanlardan uzaklaşmak ve kendi iç dünyasıyla baş başa kalabilmek için deve çobanlığı yapmaya başlar. Artık Hz. Veysel Karani’nin ufku öyle geniş, aydınlık, gönlü öyle duyarlıdır ki, her an bir kurtarıcının haberini beklemektedir. Ve beklediği haber çok geçmeden kendisine ulaşır. Bu, Allah`ın son Peygamberi Hz. Muhammed’in zuhur ettiği ve insanları hak dine davet ettiği müjdesidir. Hz. Veysel Karani bu haberi duyunca hiç kimsenin irşat ve teşviki olmadan Müslüman olur, İslâm`a ve Hz. Muhammed`e gönülden bağlanır. Veysel Karani ile ilgili tartışmalı konulardan biri de şahadet yeri ve tarihidir. Yaptığımız çalışmada iki farklı şahadet rivayetine rastladık. Bu rivayetlerden en fazla 1 Tabiin: Hz. Muhammed devrinde yaşayıp, Müslüman olup, onu görme şerefine erişemeyenlere verilen isim. rağbet görenine göre, Hazreti Muhammed’i dünya gözüyle görme şerefine erişemeyen Veysel Karani, hadislerde adı sıkça zikredildiği için Müslümanlar arasında tanınmaktaydı. Hz. Ali’nin halifeliği sırasında iki Müslüman grup arasında çıkan Sıffin Savaşı’nın hazırlıkları esnasında Hz. Ali tarafından, kendi safında savaşa katılması ricasıyla Medine’ye davet edilir. Memnuniyetle bu davete icap eden Hz. Veysel Karani hemen Medine’ye hareket eder, daha sonra da Hz. Ali’nin yanında Sıffin Savaşı’na katılır. Sıffin Savaşı esnasında Veysel Karani de yaralanarak, Hicret’in 37. senesinde (Miladi 657) Şevval ayının 18. günü Fırat Nehri kenarında savaş meydanında şehit olur Diğer bir kaynakta da benzer bir bilgiye rastlıyoruz. Nuru-l Ebsar isimli kitapta, Sıffin Savaşında şehit düşenlerin isimlerine yer verilmiş, Ömer b. Yaser, Huzeyme Bin Sabıtı-l Ensârî Züşahadeteyn gibi dönemin tanınmış isimleri zikredildikten sonra “Zahidütt Tabiin Uveysü-l Karani” ismine de yer verilmiştir ( Es Saban, b.t.y.: 114). Diğer bir rivayeti de 30 seneyi aşkın bir süre ziyaret beldesine yakın bir köy olan Siirt ili, Baykan ilçesi Kox(Tütenocak) köyünde imam olan Mehmet Cesim’den öğreniyoruz. Mehmet Cesim, Kamusu-l A’lam” adlı eserde Hz. Ömer, onun askerleri ve sahabeler Ahlat’a yöneldiklerinde Veysel Karani’nin de onlarla birlikte olduğunun, Bitlis yakınlarında hastalanıp şehit düştüğünün ve daha sonra düz bir alana gömüldüğünün nakledildiğini dile getirmektedir. O düzlük alanın Batman’ın Kozluk ilçesine bağlı Sıcan (Güllüce) Köyüne yakın olduğu tahmin edilmektedir. Bu bilgiden anlaşıldığına göre zamanın en bilinen yerleşim yeri bu köydür. Buna göre cenazenin getirildiği gün Perşembe olabilir. O zamandan itibaren insanlar Perşembe günleri burayı ziyaret etmeye başlarlar
Telefon (*):
Web Sitesi:
E-posta:
Çalışma Saatleri
Pazartesi:
-
Salı:
-
Çarşamba:
-
Perşembe:
-
Cuma:
-
Cumartesi:
-
Pazar:
-
*** üstten yeri işaretleyiniz
Enlem (*):
Boylam (*):
İl (*):
İlçe (*):
Mahalle (*):
Cadde:
Sokak & No:
Posta Kodu:
Firma Resmi:
** Reklam seçenekleri için iletişime geçebilirsiniz. **