Yorumlar
Kucuk ama iburam buram tarih barindiran ahsap bir camii
Arap Camii, Türkiye'nin İstanbul iline bağlı Beyoğlu ilçesindeki Galata semtinde yer alan cami. Önceleri San Aziz Paolo Kilisesi/San Aziz Domenico Kilisesi bkz. Halil İnalcık, 2010, Osmanlılar olarak bilinen ibadethane, 1453 yılında şehrin Osmanlı egemenliğine girmesinin ardından camiye çevrilmiştir.
H. A. R. İ. K. U. L. A. D. E Kadim İstanbul’umuzun 14 asra yaklaşan tarihiyle EN ESKİ camisi..O asırların içine sindiği ruh ile ibadetiniz doruğa varıyor ve de ilk defa örneğini gördüğüm caminin içindeki çocuk oyun alanındaki çocukların. Cıvıl cıvıl sesi , namazdan sonra sizi onlarla oynamaya teşvik ediyor.Hepimizde ÇOCUKLUKTAN EMEKLİ OLDUĞUMUZ İÇİN Bu söz Abdülhak Şinasi Hisar’ın “Boğaziçi Mehtapları “adlı M u h t e ş e m ANI kitabının 63 ncü sayfasında geçiyor.MUTLAKA OKUMANIZI ÖNERİYORUMbende onların arasına daldım,cennetime yani çocukluğuma gittim . Alın çocuğunuzu,siz ibadet ederken o orada oynasın,sizde benim gibi Cennetinize kısa da olsa geri dönüş yapın.Projeyi hayata geçirenleri ALKIŞLIYORUM
Temiz lavabo ve abdest alma imkanı, serin avlusu, hanım mahfilindeki küçük oyun alanıyla harika bir cami. Büyük camilerde turistlerin ayak kokusundan keyifle huzurla kilamadiginiz namazı burada eda edin. İstanbul'da inşa edilen ilk cami olma özelliğini de taşıyan bu camiyi her İstanbul ziyaretinde rotamiza ekliyoruzBekleme süresiBeklemek gerekmiyorRezervasyon önerilirHayır
İlk defa gittim ne kadar güzel işçiliği maneviyati.ibadet yapmak için gelenlerin cocuklari oynasin diye oyun alanı yapılmış.Harika bir güzellik muhteşem ya.istanbulda ilk ezanin okunduğu yer.
Perşembe'nin arasında, yüksek ve çirkin yapıların arkasında kalmış nadide bir yapı.
Mimari olarak çok güzel bi tarihi çok eski bir camii, daracık sokaklar arasında ferah, nefes alabileceğiniz bahçesi var. Kendi bünyesinde bulunan derneği ihtiyaç sahipleri için yemek dağıtıyor. Bu sebeple sosyal yönden de aktif bir cami.
Galata kentsel dokusunda beton bloklar arasında, sivri külahlı hayli yüksek kare biçimli kulesiyle hala fark edilebilen Arap Camii; fetih öncesinden kalan İstanbul'un tek Gotik kilisesidir. Bir rivayete göre, İstanbul’da ilk ezan sesinin yükseldiği yerdir. Yapılışı hakkında iki farklı rivayet vardır. Birincisine göre, 717 yılında yapılmış olan İstanbul’un ilk camii hüviyetini taşıyan eser Arap Camiidir. İstanbul’un Fethi için 717 yılında gelmiş olan Müslüman Arap kumandanlarından ve sahabe neslinden meydana gelen bir ordu başında Mesleme bin Abdülmelik adındaki komutan, Galata’da Bizans semalarına ilk Ezan-ı Muhammedi sesinin yükseldiği bir cami yaptırmış ve adına da Arap Camii denilmiştir.
Biraz canınız sıkılacak. Perşembe Pazarı'nın içinde, hırdavatçıların arasında, daracık sokaklardan geçilerek, neredeyse bulunamayacak kadar boğulmuş önemli bir yapı, eşsiz bir mücevher. İstanbul'un, Türkiye'nin, Osmanlı İmparatorluğu'nun ve hatta Bizans İmparatorluğu'nun ilk camisi. Yapım tarihi 715... 1715 değil elbet, 715. Bin üçyüz yıllık cami. Konstantinopolis'i fethetmek için bu topraklara gelen Arap Mesleme Bin Abdülmelik tarafından yaptırıldığı için adı Arap Camii olmuş. Cami birçok yangın geçirmiş, birçok kez tadilat görmüş ve dimdik ayakta. Mutlaka görülmesi gereken yapılardan. Enteresan mimarisi ve içindeki ahşap işçiliklri ile diğer camilerden çok farklı. Cami ziyaretleri için ise elbette İstanbul'da ilk 5'de...
Öncelikle merhaba arkadaşlar. Hicri 95 Senesinin Zilhicce ayında 15 Ağustos 717’e Mesleme bin Abdülmelik, Karadan bir ordu, denizden kuvvetli bir donanma ile Bizans’ı kuşatmıştır. Muhasara bir yıl kadar devam etmiş ancak Kostantiniyye alınamamıştı. Ama Galata zapt edilmişti. Mesleme ve İmparator Leon arasında varılan bir anlaşma sonucu Arap mescidi inşa edilmiş ve ibadete açılmıştır. 7 yıl kadar İstanbul’da kalmış olan Arap Müslüman Ordusu ibadetini burada yapmıştır. Daha sonra Şam'da çıkan bir isyan üzerine Arap ordusunun Şam’a gitmesi üzerine Dominiken Papaz ve Rahipleri burasını kilise haline sokmuş, şimdi minare olarak kullanılan çan kulesini bu esnada ilave etmişlerdir. 1453 İstanbul’un fethinden sonra kilise yeniden camiye çevrilerek öndeki mihrap ve minber ilave edilmiş ve Osmanlı kayıtlarında yine Arap Mescidi ismini almıştır. İnanılmaz güzel bir camii mimari ve manevi havası ile ilgili alakalı tüm arkadaşlara teşekkür ederim.